Çağdaş Sözlük

Feth ~ فتح

Almanca Sözlük - Feth ~ فتح maddesi. Sayfa: 244 - Sira: 4

Feth - فتح almanca anlamı, فتح - Feth almanca osmanlıca ne demek. Osmanlıca-Almanca sözlükte فتح - Feth kelimesi nasıl geçiyor. Feth osmanlıca nasıl yazılır. Feth nedir, Feth ne demek arapca yazılışı.

Was bedeutet Feth فتح auf Türkisch? Was bedeutet Feth فتح ? Feth فتح Bedeutung des osmanischen deutschen Wörterbuchs.

ماذا يعني Feth فتح باللغة التركية؟ ماذا يعني ؟ Feth فتح معنى القاموس الألماني العثماني.

Feth فتح در ترکی به چه معناست؟ Feth فتح به چه معناست؟ Feth فتح معنی فرهنگ لغت آلمانی عثمانی.

Feth ~ فتح güncel sözlüklerde anlamı:

FETH ::: Açma, başlama. * Zaptetme. Ele geçirme. Zafer. Nusret. * Faydalı şeyleri elde etmek için yolları açmak. Muğlak şeyleri açmak. Bu iki suretle olur. Biri, basâr ile idrâk olunur. Gam ve kederi gidermek gibi. İkinci de: İki nevi olup birincisi; dünya işlerinde olur. Sürur vermekle gamı izâle etmek, bir değerli şey vermekle fakirliği kaldırmak gibi. İkincisi; kapalı, muğlak bilgilerin keşif ve izharında kullanılır. Bu da iki türlüdür; Birisi; zâhirî ve müsbet ilimleri çoğaltmak ve mânalarını tahkik etmekle olur. Diğeri; ilm-i ledün âlemine dalmakla olur. (L.R.)

feth ::: (a. i. c. : fütûh; c. c. : fütûhât) : 1) açma, açılma, [sûre-i feth : innâfetahnâ-leke sûresi], (bkz. : küşâd).

feth-i bâb ::: kapının açılması.

feth-i İslâm ::: Tuna nehri üzerinde Kladove kasabasına yakın bir kalenin adı.

feth-i konstantiniyye ::: İstanbul'un II. Mehmet tarafından fethi.

feth-i meyyit ::: ölümün sebebini anlamak için cesedin açılarak muayenesi, otopsi.

feth-i mübîn ::: açık, aşikâr zafer. 2) başlama, (bkz. : bed').

feth-i kelâm ::: söze başlama. 3) kuşatma, zaptetme.

feth-i bilâd ::: şehirlerin istîlâsı, zaptı. 4) bir harfin üstün, (e) olarak okunması, [feth-i lâm ile = lamın fethiyle, üstün, "e" okunmasiyle].

feth ::: açma, fetih.

fetih ::: açma

feth ::: açma , fetih , açılma , tamamen ele geçirme

feth ::: ‬fetih

feth ::: tamamen ele geçirme

feth ::: açma

feth ::: açılma

FETH :::

Açma, başlama. * Zaptetme. Ele geçirme. Zafer. Nusret. * Faydalı şeyleri elde etmek için yolları açmak. Muğlak şeyleri açmak. Bu iki suretle olur. Biri, basâr ile idrâk olunur. Gam ve kederi gidermek gibi. İkinci de: İki nevi olup birincisi; dünya işlerinde olur. Sürur vermekle gamı izâle etmek, bir değerli şey vermekle fakirliği kaldırmak gibi. İkincisi; kapalı, muğlak bilgilerin keşif ve izharında kullanılır. Bu da iki türlüdür; Birisi; zâhirî ve müsbet ilimleri çoğaltmak ve mânalarını tahkik etmekle olu