sultani ~ سلطانی
Almanca Sözlük - sultani ~ سلطانی maddesi. Sayfa: 186 - Sira: 21


sultani - سلطانی almanca anlamı, سلطانی - sultani almanca osmanlıca ne demek. Osmanlıca-Almanca sözlükte سلطانی - sultani kelimesi nasıl geçiyor. sultani osmanlıca nasıl yazılır. sultani nedir, sultani ne demek arapca yazılışı.
Was bedeutet sultani سلطانی auf Türkisch? Was bedeutet sultani سلطانی ? sultani سلطانی Bedeutung des osmanischen deutschen Wörterbuchs.
ماذا يعني sultani سلطانی باللغة التركية؟ ماذا يعني ؟ sultani سلطانی معنى القاموس الألماني العثماني.
sultani سلطانی در ترکی به چه معناست؟ sultani سلطانی به چه معناست؟ sultani سلطانی معنی فرهنگ لغت آلمانی عثمانی.
sultani ~ سلطانی güncel sözlüklerde anlamı:
Sultanî ::: (a. i.) : Mısır, Trablus, Tunus ve Cezayir darphânelerinde basılan Osmanlı altınları hakkında cralarca alem olmuş bir tâbir. sultanî cedîd : müz. Türk müziğinde bir mürekkep makamdır. Udî Cemil Ef. tarafından terkîbe-dilerek bir peşrev ile bir saz semaîsi bestelenmiş-tir. Şedaraban ile ferahnümâ makamlarının karışık olarak kullanılmasından ibarettir. Şederaban iie yegâh (re) perdesinde kalır (bu perde, ferahnü-mâ'nın da durağıdır). Güçlüler, birinci derecede -şedaraban güçlüsü olan- dügâh (lâ) ikinci derecede de -ferahnümânın güçlüsü olan- rast (sol) olur. Şederabanın "si" ve "mi" bakiyye bemolleri ile "fa" ve "do" bakiyye di
Sultani :::
- Sultanlara yaraşan veya sultanlarla ilgili
Örnek: Zevcesi, bu sultani, bu muhteşem gururuyla ne kadar güzeldi. P. Safa - Mısır, Trablus ve Cezayir darphanelerinde basılan Osmanlı altını.
- Çekirdeksiz bir tür üzüm.
- 1908'den sonra Osmanlı ülkelerinde, bugünkü lise dengi öğretim kurumu
Sultanî ::: (a. i.) Mısır, Trablus, Tunus ve Cezayir darphânelerinde basılan Osmanlı altınları hakkında cralarca alem olmuş bir tâbir. sultanî cedîd : müz. Türk müziğinde bir mürekkep makamdır. Udî Cemil Ef. tarafından terkîbe-dilerek bir peşrev ile bir saz semaîsi bestelenmiş-tir. Şedaraban ile ferahnümâ makamlarının karışık olarak kullanılmasından ibarettir. Şederaban iie yegâh (re) perdesinde kalır (bu perde, ferahnü-mâ'nın da durağıdır). Güçlüler, birinci derecede -şedaraban güçlüsü olan- dügâh (lâ) ikinci derecede de -ferahnümânın güçlüsü olan- rast (sol) olur. Şederabanın