Sebîl ~ سبیل
Almanca Sözlük - Sebîl ~ سبیل maddesi. Sayfa: 179 - Sira: 4
Sebîl - سبیل almanca anlamı, سبیل - Sebîl almanca osmanlıca ne demek. Osmanlıca-Almanca sözlükte سبیل - Sebîl kelimesi nasıl geçiyor. Sebîl osmanlıca nasıl yazılır. Sebîl nedir, Sebîl ne demek arapca yazılışı.
Was bedeutet Sebîl سبیل auf Türkisch? Was bedeutet Sebîl سبیل ? Sebîl سبیل Bedeutung des osmanischen deutschen Wörterbuchs.
ماذا يعني Sebîl سبیل باللغة التركية؟ ماذا يعني ؟ Sebîl سبیل معنى القاموس الألماني العثماني.
Sebîl سبیل در ترکی به چه معناست؟ Sebîl سبیل به چه معناست؟ Sebîl سبیل معنی فرهنگ لغت آلمانی عثمانی.
Sebîl ~ سبیل güncel sözlüklerde anlamı:
SEBiL ::: Açık ve büyük yol. Büyük cadde. * Allah rızası için su dağıtılan yer.
sebil ::: (a. i. c. : sübül, sübûl) : 1) yol, büyük cadde. 2) sebil, su dağıtılan yer. 3) hayrat olarak, parasız dağıtılan su. Ebnâ-yi sebîl : yolcular, yola gidenler. Fî-sebil-illâh : Allah yolunda, hayrat olarak. Ibn-üs-sebîl : yolcu. Tahliye-i sebîl : kapıp salıverme.
SEBiL ::: Eskiden işlek yollar üzerinde, gelip-geçenlerin su ihtiyâçlarını Allah rızâsı için ücretsiz olarak karşılamak üzere inşâ edilen çeşme.
İnsanlara insanca muâmeleyi şiâr edinen, onlara her an Allah rızâsı için hizmet vermeyi kendine vazîfe bilen müslümanlar, asırlar boyunca, inşâ ettikleri sebiller ve çeşmeler vâsıtasıyla, dînimizce çok sevâb olan su dağıtımını gerçekleştirdiler. Genellikle câmi, türbe, mescid gibi umûma açık binâların bir parçası olarak; pâdişâh, harem mensupları, devlet büyükleri veya mâlî durumu elverişli olanlar tarafından inşâ edilen sebillerde, bayram ve kandil günleri, buzlu şerbet dağıtılırdı. (Yeni Rehber Ansiklopedisi)
Osmanlılar zamânında, bütün memleket arâzisi boyunca, hanlar ve kervansaraylar bulunur; buralarda ve hac yolunda, Kâbe-i muazzamada ve Medîne-i münevverede sebîl dağıtılırdı. (İslâm Târihi Ansiklopedisi)
Sebil :::
- Kutsal günlerde karşılık beklemeden hayır için dağıtılan içme suyu.
- Genellikle camilere bitişik özel bir biçimde yapılmış, karşılık beklemeden hayır için içme suyu dağıtılan taş yapı, sebilhane.
- Meyan kökü şerbetini bir hayır için dağıtma.
- 1. Yol, büyük cadde. 2. Su dağıtılan yer. 3. Hayır için parasız dağıtılan su.
sebîl ::: açık ve büyük yol , büyük cadde , Allah rızası için su dağıtılan yer
sebil ::: yol , su dağıtım yeri
sebil ::: yol
sebil ::: su dağıtım yeri
sebil ::: sebil
sebil ::: (a. i. c. : sübül, sübûl) 1) yol, büyük cadde. 2) sebil, su dağıtılan yer. 3) hayrat olarak, parasız dağıtılan su. Ebnâ-yi sebîl : yolcular, yola gidenler. Fî-sebil-illâh : Allah yolunda, hayrat olarak. Ibn-üs-sebîl : yolcu. Tahliye-i sebîl : kapıp salıverme.
SEBİL :::