hafif ~ خفیف
Almanca Sözlük - hafif ~ خفیف maddesi. Sayfa: 142 - Sira: 23
hafif - خفیف almanca anlamı, خفیف - hafif almanca osmanlıca ne demek. Osmanlıca-Almanca sözlükte خفیف - hafif kelimesi nasıl geçiyor. hafif osmanlıca nasıl yazılır. hafif nedir, hafif ne demek arapca yazılışı.
Was bedeutet hafif خفیف auf Türkisch? Was bedeutet hafif خفیف ? hafif خفیف Bedeutung des osmanischen deutschen Wörterbuchs.
ماذا يعني hafif خفیف باللغة التركية؟ ماذا يعني ؟ hafif خفیف معنى القاموس الألماني العثماني.
hafif خفیف در ترکی به چه معناست؟ hafif خفیف به چه معناست؟ hafif خفیف معنی فرهنگ لغت آلمانی عثمانی.
hafif ~ خفیف güncel sözlüklerde anlamı:
HAFiF ::: Ağır olmayan. Hafif. Yeğni.
HAFiF ::: Kuş uçarken, at koşarken veya rüzgâr eserken meydana gelen hışırtı, hışlama.
hafîf ::: (a. i.) : at koşarken, kuş uçarken, rüzgâr eserken hâsıl olan ses, hışlama, haşırtı, hışırtı.
hafîf-i esb-i tâzî ::: Arap atının koşarken çıkardığı ses.
hafîf-i evrak-ı eşcâr ::: ağaç yapraklarının hışırtısı.
hafîf-i kebûter ::: güvercinin uçarken çıkardığı ses.
hafîf ::: (a. i.) : (bkz. : haffâf).
hafîf ::: (a. s. hiffet'den.) : 1) ağır olmıyan, yeğni.
hafîf-ür-rûh ::: (ruhu hafif olan) : hoşsohbet.
hafîf-ül-mizâc ::: hoppa, kararsız, temkinsiz. 2) müz. Türk müziğinin büyük usullerindendir. 32 zamanlı ve 26 darblıdır (gene 32 zamanlı olarak 14 darblı berefşân ve 22 darblı muhammes vardır; hafif, berefşandan fazla, fakat muhammesden daha az kullanılmıştır). 32/2 lik ağır hafif mertebesi de çok kullanılmıştır. 32/8 lik yürürk hafif de görülmüştür. Usul, isminden de anlaşılacağı üzere yürük eselere yakışır, oynak ve hafiftir. Hafif ile kâr, beste (hususiyle ikinci besteler), peşrev, tevşîh ve ilâhi'ler ölçülmüştür. Bilhassa beste formu için pek çok kullanılmıştır. Usul, üç muhtelif şekilde dizilmiş 8 adet sofyandan mürekkeptir.
Hafif :::
- Tartıda ağırlığı az gelen, yeğni, ağır karşıtı.
- Güç veya yorucu olmayan, kolay.
- Ağırbaşlı olmayan, ciddi olmayan, hoppa.
- Miktarı az, sindirimi kolay (yiyecek)
Örnek: Onlar da akşam yemeğini pek hafif yerlerdi. S. F. Abasıyanık - Kalınlığı veya yoğunluğu az olan
Örnek: Dışarıda yanan lambanın aydınlığıyla burası hafif bir karanlık içindeydi. M. Ş. Esendal - Etkisi az olan, sert karşıtı.
- Önemli olmayan.
- Çabuk uyanılan (uyku).
hafif ::: hafif
hafîf ::: kuş uçarken , at koşarken veya rüzgar eserken meydana gelen hışırtı , hışlama
hafîf ::: hafif
hafif ::: ferah, kolay, rahat, uçuk, yavaş, yumuşak, yüngül
HAFÎF :::
HAFİF :::