Çağdaş Sözlük

Celâl ~ جلال

Almanca Sözlük - Celâl ~ جلال maddesi. Sayfa: 111 - Sira: 34

Celâl - جلال almanca anlamı, جلال - Celâl almanca osmanlıca ne demek. Osmanlıca-Almanca sözlükte جلال - Celâl kelimesi nasıl geçiyor. Celâl osmanlıca nasıl yazılır. Celâl nedir, Celâl ne demek arapca yazılışı.

Was bedeutet Celâl جلال auf Türkisch? Was bedeutet Celâl جلال ? Celâl جلال Bedeutung des osmanischen deutschen Wörterbuchs.

ماذا يعني Celâl جلال باللغة التركية؟ ماذا يعني ؟ Celâl جلال معنى القاموس الألماني العثماني.

Celâl جلال در ترکی به چه معناست؟ Celâl جلال به چه معناست؟ Celâl جلال معنی فرهنگ لغت آلمانی عثمانی.

Celâl ~ جلال güncel sözlüklerde anlamı:

CELAL ::: (Celâlet) Nihâyet derecede büyüklük. Azamet. Hiddetlilik, hışım. * İlm-i Kelâm'da: Cenâb-ı Hakk'ın kahrının ve azametinin tecellisi, Cenâb-ı Hakk'ın nev'deki tecellisi. Cenâb-ı Hak, vahdaniyyetine delil olacak çok şeyler yarattığından veyâ ihâtadan âli ve celil olduğu veya hislerle idrâk edilmekten celil olduğundan Celâl denir.(Arkadaş! Cenâb-ı Hakk'ın sıfât-ı ezeliyye âleminde biri celâlî, diğeri cemâlî iki türlü tecellisi vardır. Celâl ile Cemâlin sıfât-ı ef'âl âleminde tecellisinden; lütuf ve kahr, hüsün ve heybet tezâhür eder. Ef'âl âlemine tecelli edince; tahliye $ ile tahliye $ (tezyin ile tenzih) doğar. Asar ve a'mal âleminden âlem-i âhirete intiba' edince; lütuf, cennet ve nur olarak; kahr da, cehennem ve nâr olarak tecelli eder. So a âlem-i zikre inikâs edince; biri hamd, diğeri tesbih olmak üzere iki kısma ayrılır. So a âlem-i kelâmda tecelli edince, kelâmın emir ve nehye taksimine sebep olur. So a âlem-i irşada intikal edince; irşadı tergib ve terhib, tebşir ve inzâra taksim eder. So a vicdana tecelli edince, recâ ve havf husule gelir. So a irşâdın iktizâsındandır ki, havf ile recâ arasındaki muvâzene devamla muhafaza edilsin ki, recâ ile doğru yollara sülûk edilsin, havf ile de eğri yollara gidilmesin. Ne Allah'ın (C.C.) rahmetinden me'yus, ne de azabından emin olunsun. İ.İ.)

Celâl ::: sonsuz azamet ve kibriya, büyüklük ve ululuk.

CELaL ::: Allahü teâlâ Kur'ân-ı kerîmde meâlen buyurdu ki:

Yeryüzünde bulunan her canlı fânîdir (yok olucudur). Ancak celâl ve ikrâm sâhibi olan Rabbinin zâtı bâkîdir. Böyle iken Rabbinizin hangi nîmetlerini yalan sayabilirsiniz? (Rahmân sûresi: 26, 27, 28)

Hiç şüphe yok ki, kıyâmet gününde Allahü teâlâ, nerede benim celâlim için birbirini sevenler! Bugün ben onları arşımın gölgesinde gölgelendireceğim... buyuracaktır. (Hadîs-i şerîf-Müslim)

Yâ zel-celâli vel-ikrâm'ı çok söyleyin, ona çok devâm edin. (Hadîs-i şerîf-Tirmizî)

Melekler, Allahü teâlânın azameti, celâli ve büyüklüğünden korkudadırlar. Kendilerine verilen emirleri yapmaktan başka işleri yoktur. (İmâm-ı Rabbânî)

celâl ::: ululuk

celâl ::: ‬ululuk

celal ::: öfke

CELAL :::

(Celâlet) Nihâyet derecede büyüklük. Azamet. Hiddetlilik, hışım. * İlm-i Kelâm'da: Cenâb-ı Hakk'ın kahrının ve azametinin tecellisi, Cenâb-ı Hakk'ın nev'deki tecellisi. Cenâb-ı Hak, vahdaniyyetine delil olacak çok şeyler yarattığından veyâ ihâtadan âli ve celil olduğu veya hislerle idrâk edilmekten celil olduğundan Celâl denir.(Arkadaş! Cenâb-ı Hakk'ın sıfât-ı ezeliyye âleminde biri celâlî, diğeri cemâlî iki türlü tecellisi vardır. Celâl ile Cemâlin sıfât-ı ef'âl âleminde tecellisinden; lütuf ve kahr, hüsü