Çağdaş Sözlük

taraf ~ طرف

Almanca Sözlük - taraf ~ طرف maddesi. Sayfa: 225 - Sira: 16

taraf - طرف almanca anlamı, طرف - taraf almanca osmanlıca ne demek. Osmanlıca-Almanca sözlükte طرف - taraf kelimesi nasıl geçiyor. taraf osmanlıca nasıl yazılır. taraf nedir, taraf ne demek arapca yazılışı.

Was bedeutet taraf طرف auf Türkisch? Was bedeutet taraf طرف ? taraf طرف Bedeutung des osmanischen deutschen Wörterbuchs.

ماذا يعني taraf طرف باللغة التركية؟ ماذا يعني ؟ taraf طرف معنى القاموس الألماني العثماني.

taraf طرف در ترکی به چه معناست؟ taraf طرف به چه معناست؟ taraf طرف معنی فرهنگ لغت آلمانی عثمانی.

taraf ~ طرف güncel sözlüklerde anlamı:

TARAF ::: Yan, yön. * Yer, memleket, ülke. Kıt'a. * Taraftarlık, sahip çıkmak, korumak. * Aralarında anlaşmazlık bulunan iki kişiden veya iki topluluktan her biri.

taraf ::: (a. i. c. : etraf) : 1) yan, yön. 2) bölge, yer, memleket, ülke, kıt'a 3) [bir kimsenin] yanı. 4) tarafdarlık, sahip çıkma, koruma. 5) aralarında anlaşmazlık bulunan iki kişiden veya iki topluluktan her biri. Bî-taraf : tarafsız, hiç birtarafı tutmıyan.

tarf ::: (a. i.) : 1) bakış. 2) göz ucu.

taraf ::: yan, yön.

Taraf :::


  1. Ön, arka, sağ, sol, üst, alt vb. yanların her biri
    Örnek: Dört tarafı kesme billur kapaklı bir eski saat... R. H. Karay

  2. Yön, yan, doğrultu
    Örnek: Deniz tarafındaki çayırdan bir sürü koyun geçiyor. M. Ş. Esendal

  3. Yöre, yer
    Örnek: Üsküdar tarafındaki evlerin camları kor gibi parlıyordu. H. Taner

  4. İstekleri, düşünceleri karşıt olan iki kişiden veya iki topluluktan her biri.

  5. Bir kişinin soyundan gelenlerin hepsi.

  6. Bir şeyin belli bölümü, kısmı.

  7. yan.

tarf ::: bakış , akış , göz , nazar

taraf ::: yön , ülke , yer , yan

taraf ::: ‬yön

taraf ::: ülke

taraf ::: muhatap iki kişiden her biri

taraf ::: yer

tarf ::: ‬akış

taraf ::: (a. i. c. : etraf) 1) yan, yön. 2) bölge, yer, memleket, ülke, kıt'a 3) [bir kimsenin] yanı. 4) tarafdarlık, sahip çıkma, koruma. 5) aralarında anlaşmazlık bulunan iki kişiden veya iki topluluktan her biri. Bî-taraf : tarafsız, hiç birtarafı tutmıyan.

tarf ::: (a. i.) 1) bakış. 2) göz ucu.

taraf ::: cephe, cihet, kanat, nazır, semt, veçhe, yaka, yan, yer, yön, yöre, yüz

TARAF :::

Yan, yön. * Yer, memleket, ülke. Kıt'a. * Taraftarlık, sahip çıkmak, korumak. * Aralarında anlaşmazlık bulunan iki kişiden veya iki topluluktan her biri