Çağdaş Sözlük

rahat ~ راحت

Almanca Sözlük - rahat ~ راحت maddesi. Sayfa: 163 - Sira: 12

rahat - راحت almanca anlamı, راحت - rahat almanca osmanlıca ne demek. Osmanlıca-Almanca sözlükte راحت - rahat kelimesi nasıl geçiyor. rahat osmanlıca nasıl yazılır. rahat nedir, rahat ne demek arapca yazılışı.

Was bedeutet rahat راحت auf Türkisch? Was bedeutet rahat راحت ? rahat راحت Bedeutung des osmanischen deutschen Wörterbuchs.

ماذا يعني rahat راحت باللغة التركية؟ ماذا يعني ؟ rahat راحت معنى القاموس الألماني العثماني.

rahat راحت در ترکی به چه معناست؟ rahat راحت به چه معناست؟ rahat راحت معنی فرهنگ لغت آلمانی عثمانی.

rahat ~ راحت güncel sözlüklerde anlamı:

RAHAT ::: Üzüntüsüz, tasasız, kedersiz bir halde olmak. İstediği her şeyi bulup telâşsız olmak. Müsterih. * Dinlenmek. * El ayası.

rahat ::: (a. i.) : 1) üzüntüsüz, tasasız, kedersiz bir halde bulunma. 2) gönlü rahat. (bkz. : müsterih). râhat-ı dil : gönül rahatı. râhat-ı lokum : lâtilokum.

rahat ::: sıkıntısız, üzüntüsüzlük.

Rahat :::


  1. İnsanda üzüntü, sıkıntı, tedirginlik olmama durumu, huzur
    Örnek: Eniştem de üşengen bir adamdır, rahatı kaçar diye üstüne düşmedi. M. Ş. Esendal

  2. Üzüntü, sıkıntı ve tedirginliği olmayan
    Örnek: Ben o kadar rahatım, öyle okşayıcı, huzur ve mutluluk verici tatlı rüzgâr karşısındayım ki... R. H. Karay

  3. Sıkıntı veya yorgunluk, tedirginlik vermeyen
    Örnek: Ben sana güzel ve rahat bir oda hazırlattım. P. Safa

  4. Aldırmaz, gamsız.

  5. Kolay bir biçimde, kolaylıkla
    Örnek: İstersen beraber gidelim. Haydi al torbanı. Bir saatte rahat varırız. M. Ş. Esendal

  6. "Hazır ol" durumunda bulunanlara, oldukları yerde serbest bir durum almaları için verilen komut.

rahat ::: dinlenme , sıkıntısızlık , dinçlik , sıkıntısız , üzüntüsüzlük , üzüntüsüz , tasasız , kedersiz bir halde olmak , istediği her şeyi bulup telaşsız olmak , müsterih , dinlenmek , el ayası

rahat ::: (a. i.) 1) üzüntüsüz, tasasız, kedersiz bir halde bulunma. 2) gönlü rahat. (bkz. : müsterih). râhat-ı dil : gönül rahatı. râhat-ı lokum : lâtilokum.

rahat ::: ak, geniş, hafif, huzur, keyif, rahatlık, sıkıntı, sükûnet

RAHAT :::

Üzüntüsüz, tasasız, kedersiz bir halde olmak. İstediği her şeyi bulup telâşsız olmak. Müsterih. * Dinlenmek. * El ayası