Huzûr ~ حضور
Almanca Sözlük - Huzûr ~ حضور maddesi. Sayfa: 130 - Sira: 34


Huzûr - حضور almanca anlamı, حضور - Huzûr almanca osmanlıca ne demek. Osmanlıca-Almanca sözlükte حضور - Huzûr kelimesi nasıl geçiyor. Huzûr osmanlıca nasıl yazılır. Huzûr nedir, Huzûr ne demek arapca yazılışı.
Was bedeutet Huzûr حضور auf Türkisch? Was bedeutet Huzûr حضور ? Huzûr حضور Bedeutung des osmanischen deutschen Wörterbuchs.
ماذا يعني Huzûr حضور باللغة التركية؟ ماذا يعني ؟ Huzûr حضور معنى القاموس الألماني العثماني.
Huzûr حضور در ترکی به چه معناست؟ Huzûr حضور به چه معناست؟ Huzûr حضور معنی فرهنگ لغت آلمانی عثمانی.
Huzûr ~ حضور güncel sözlüklerde anlamı:
HUZUR ::: Hazır olmak. Mevcud bulunmak. * Hürmet edilmesi lâzım gelen kimsenin yanında olmak. * İbadet neticesi hâsıl olan rahatlık, gönül ferahlığı.
huzur ::: (a. i.) : 1) hâzır bulunma. Hakk-ı huzur : bir toplantıda hazır bulunma karşılığı olarak verilen para. 2) rahat.
huzûr-i kalb ::: gönül rahatlığı.
huzûr-i külli ::: fels. Allah'ın her yerde hazır olması, fr. Omnipresence :
huzur ü hâb ::: rahat ve uyku.
huzur ü sükûn ::: rahatlık ve eminlik.
huzur ::: birinin yanında bulunma, rahatlık.
HUZuR ::: 2. Nezd, yan.
Bir mü'minin kabrini ziyâret eyleyen, Hak teâlâ huzûrunda nâfile bir hacdan ziyâde (fazla) sevâba nâil olur (kavuşur). (Hadîs-i şerîf-Ey Oğul İlmihâli)
Büyüklerin huzûru, sohbeti ile şereflenmeyen zavallıların hâli harâbdır. (İmâm-ı Rabbânî)
Yüzüm yok huzûra çıkam yâ Rabî!
Neler etti bana bu nefs-i denî.
(M. Sıddîk Gümüş)
3. Rahat, gönül ferahlığı seâdet.
Şeytanın hîlelerinden dördüncüsü, şimdi dünyâyı kazanmak için çalış da, râhata kavuş, o zaman rahat rahat, huzûr içinde ibâdet edersin diyerek ibâdete mâni olur. Buna cevâb olarak, ecel benim elimde değildir. Herkesin ömrünü Allahü teâlâ ezelde taktir etmiştir.Belki yakında ölürüm. İbâdet vazîfelerini vaktinde yapmalıyım, demelidir. (Hâdimî)
Allah korkusu ve Allah sevgisi insanları seâdet ve huzûra kavuşturan iki kanat gibidir. (Mustafa Sabri Efendi)
Huzur :::
- Dirlik, baş dinçliği, gönül rahatlığı, rahatlık.
- Ön, yan, kat, makam.
- Bir yerde bulunma.
- Padişah katı.
huzur ::: hürmete layık zatın önünde hazır bulunma , yakınında olma , hazır bulunma , rahat , hazır olmak , mevcud bulunmak , hürmet edilmesi lazım gelen kimsenin yanında olmak , ibadet neticesi hasıl olan rahatlık , gönül ferahlığı
huzûr ::: hazır olma , bulunma , rahatlık
huzûr ::: hazır olma
huzûr ::: bulunma
huzûr ::: rahatlık
huzur ::: dinçlik, karşı, kat, keyif, makam, ön, rahat, rahatlık, sükûnet, yamaç, yan
HUZUR :::