Çağdaş Sözlük

ezan ~ اذان

Almanca Sözlük - ezan ~ اذان maddesi. Sayfa: 17 - Sira: 50

ezan - اذان almanca anlamı, اذان - ezan almanca osmanlıca ne demek. Osmanlıca-Almanca sözlükte اذان - ezan kelimesi nasıl geçiyor. ezan osmanlıca nasıl yazılır. ezan nedir, ezan ne demek arapca yazılışı.

Was bedeutet ezan اذان auf Türkisch? Was bedeutet ezan اذان ? ezan اذان Bedeutung des osmanischen deutschen Wörterbuchs.

ماذا يعني ezan اذان باللغة التركية؟ ماذا يعني ؟ ezan اذان معنى القاموس الألماني العثماني.

ezan اذان در ترکی به چه معناست؟ ezan اذان به چه معناست؟ ezan اذان معنی فرهنگ لغت آلمانی عثمانی.

ezan ~ اذان güncel sözlüklerde anlamı:

EZAN ::: Namaza dâvet ve vahdaniyet-i İlâhiyyeyi ve hakaik-ı İslâmiyyeyi âleme, kâinata ilân etmek için minare ve emsali mahallerde edilen nidâ. Kamet getirmek. * Bildirmek.(Ezan, Müslümanlığın mühim bir şiârıdır. Ezan esnasında konuşmamak, hattâ Kur'an okumayı bırakıp dinlemek efdaldir. B.İ.İ.) (Bak: Taabbüdî)

ezan ::: (a. i.) : Müslümanları ibâdete çağırmak için çok defa minareden, muayyen kelimeleri söylemek suretiyle, yüksek sesle yapılan davet. [Allâhü ekber Allâhü ekber, Allâhü ekber Allâhü ekber. Eşhedü en lâ ilahe il-l'Allah. Eş-hedü en iâ ilahe il-l'Allah. Eşhedü enne Muhammeden Resûl-Ullah. Eşhedü enne Muhammeden Resûlullah. Hayya-al-esselâ, Hayya-al-esselâ, Hayya-al-el-fe-lâh Hayya-al-el-felâh (sabah ezanlarında ilâveten : es-salâtü hayrün min-en-nevm). Allâhü ekber Alla-hü ekber. Lâilâhe il-l'Allah]. (ezanı ilk okuyan zât : Hz. Bilâl-i Habeşî'dir).

ezan ::: namaza davet için edilen nida.

EZaN ::: Her kim yeni doğan çocuğun sağ kulağına ezân, sol kulağına da ikâmet okursa, ümmü sıbyan denilen havâle hastalığından korunmuş olur. (Hadîs-i şerîf-İhyâ)

Ezân okumak, hicretin birinci senesinde Medîne'de başladı. Eshâb-ı kirâmdan (Peygamber efendimizin mübârek arkadaşlarından) Abdullah bin Zeyd bin Sa'lebe ve hazret-i Ömer rüyâda ezân okunmasını görüp Peygamber efendimize bildirdiler. Peygamberimiz; "İnşâallah hak, gerçek bir rüyâdır. O kelimeleri Bilâl'e öğretin okusun" buyurdu. (Serahsî, İbn-i Âbidîn)

Ezân sesini duyduğunuzda müezzinin (ezân okuyan kimsenin) dediği gibi siz de söyleyin. (Hadîs-i şerîf-Buhârî)

Ezânın tercemesini okumak, ezân olmaz. Manâsı anlaşılsa da başka dillerle okunmaz. (İbn-i Âbidîn)

Ezân, câmi, fıkıh kitapları gibi İslâmiyet'in kıymet verdiği şeyleri aşağılamak küfürdür. (M. Hâdimî)

EZaN ::: Her kim yeni doğan çocuğun sağ kulağına ezân, sol kulağına da ikâmet okursa, ümmü sıbyan denilen havâle hastalığından korunmuş olur. (Hadîs-i şerîf-İhyâ)

Ezân okumak, hicretin birinci senesinde Medîne'de başladı. Eshâb-ı kirâmdan (Peygamber efendimizin mübârek arkadaşlarından) Abdullah bin Zeyd bin Sa'lebe ve hazret-i Ömer rüyâda ezân okunmasını görüp Peygamber efendimize bildirdiler. Peygamberimiz; "İnşâallah hak, gerçek bir rüyâdır. O kelimeleri Bilâl'e öğretin okusun" buyurdu. (Serahsî, İbn-i Âbidîn)

Ezân sesini duyduğunuzda müezzinin (ezân okuyan kimsenin) dediği gibi siz de söyleyin. (Hadîs-i şerîf-Buhârî)

Ezânın tercemesini okumak, ezân olmaz. Manâsı anlaşılsa da başka dillerle okunmaz. (İbn-i Âbidîn)

Ezân, câmi, fıkıh kitapları gibi İslâmiyet'in kıymet verdiği şeyleri aşağılamak küfürdür. (M. Hâdimî)

ezan ::: namaza davet için edilen nida , namaza davet ve vahdaniyet-i ilahiyyeyi ve hakaik-ı islamiyyeyi aleme , kainata ilan etmek için minare ve emsali mahallerde edilen nida , kamet getirmek , bildirmek

ezan ::: (a. i.) Müslümanları ibâdete çağırmak için çok defa minareden, muayyen kelimeleri söylemek suretiyle, yüksek sesle yapılan davet. [Allâhü ekber Allâhü ekber, Allâhü ekber Allâhü ekber. Eşhedü en lâ ilahe il-l'Allah. Eş-hedü en iâ ilahe il-l'Allah. Eşhedü enne Muhammeden Resûl-Ullah. Eşhedü enne Muhammeden Resûlullah. Hayya-al-esselâ, Hayya-al-esselâ, Hayya-al-el-fe-lâh Hayya-al-el-felâh (sabah ezanlarında ilâveten : es-salâtü hayrün min-en-nevm). Allâhü ekber Alla-hü ekber. Lâilâhe il-l'Allah]. (ezanı ilk okuyan zât : Hz. Bilâl-i Habeşî'dir).

EZAN :::

Namaza dâvet ve vahdaniyet-i İlâhiyyeyi ve hakaik-ı İslâmiyyeyi âleme, kâinata ilân etmek için minare ve emsali mahallerde edilen nidâ. Kamet getirmek. * Bildirmek.(Ezan, Müslümanlığın mühim bir şiârıdır. Ezan esnasında konuşmamak, hattâ Kur'an okumayı bırakıp dinlemek efdaldir. B.İ.İ.) (Bak: Taabbüdî)