Çağdaş Sözlük

işaret ~ اشارت

Almanca Sözlük - işaret ~ اشارت maddesi. Sayfa: 25 - Sira: 17

işaret - اشارت almanca anlamı, اشارت - işaret almanca osmanlıca ne demek. Osmanlıca-Almanca sözlükte اشارت - işaret kelimesi nasıl geçiyor. işaret osmanlıca nasıl yazılır. işaret nedir, işaret ne demek arapca yazılışı.

Was bedeutet işaret اشارت auf Türkisch? Was bedeutet işaret اشارت ? işaret اشارت Bedeutung des osmanischen deutschen Wörterbuchs.

ماذا يعني işaret اشارت باللغة التركية؟ ماذا يعني ؟ işaret اشارت معنى القاموس الألماني العثماني.

işaret اشارت در ترکی به چه معناست؟ işaret اشارت به چه معناست؟ işaret اشارت معنی فرهنگ لغت آلمانی عثمانی.

işaret ~ اشارت güncel sözlüklerde anlamı:

işARET ::: Bir şeyi bir vasıta ile (el, göz, kaş veya parmakla) göstererek bildirmek. * Nişan, alâmet, belli bir iz. * Ist: Doğrudan doğruya olmadan, hatırlatma suretiyle verilen emir. (Münasebat-ı tevafukiye eğer taaddüt etse ve ayrı ayrı cihetinden bir hâdiseye muvafık gelse, hem bilhassa makama mutabık, hem bilhassa kelâmın mânâsına muvafık ve müeyyid olsa, o muvafakat o vakit işaret derecesine çıkar. Evet muzaaf münasebet, işarettir. M.)

işaret ::: (a. i. c. : işârât) : 1) bir şeyi (kaş, göz, el, parmak, baş ile) gösterme. 2) iz, alâmet, nişan. 3) tas. doğrudan doğruya değil de, hatırlatmak nev'inden verilen emir.

işâret-i aliyye ::: şeyhülislâm emri.

işâret-i ilâhiye ::: tanrı buyruğu.

işâret ::: anlamlı davranış, belirti.

İşaret :::


  1. Anlam yükletilen şey, anlamlı iz, im.

  2. Belirti, gösterge, levha, tabela, alamet.

  3. El, yüz hareketleriyle gösterme
    Örnek: Artık işaretleri bırakmış, konuşuyor, bir taraftan da saçlarını düzeltiyor. R. H. Karay

  4. İnsanlar arasında anlaşmayı görüşmeyi sağlayan bütün semboller.

işâret ::: alamet , gösterme

işâret ::: ‬gösterme

işâret ::: alamet

işâret ::: iz

işaret ::: alamet, bel, belirti, damga, delalet, en, eser, gösterge, im, koku, nişan

İŞARET :::

Bir şeyi bir vasıta ile (el, göz, kaş veya parmakla) göstererek bildirmek. * Nişan, alâmet, belli bir iz. * Ist: Doğrudan doğruya olmadan, hatırlatma suretiyle verilen emir. (Münasebat-ı tevafukiye eğer taaddüt etse ve ayrı ayrı cihetinden bir hâdiseye muvafık gelse, hem bilhassa makama mutabık, hem bilhassa kelâmın mânâsına muvafık ve müeyyid olsa, o muvafakat o vakit işaret derecesine çıkar. Evet muzaaf münasebet, işarettir. M.)